Okyanusun büyüleyici yaratıkları olan denizanası, kaybolan dokunaçlarını yenileme konusunda olağanüstü bir yeteneğe sahiptir. Denizanası yenilenmesinin ardındaki mekanizmalar, yenilenen diğer hayvanlarda gözlemlenenlerden farklı olduğundan, bu süreç bilim adamları için uzun zamandır bir gizem olmuştur.
Denizanasının nasıl yenilendiği çözüldü!
Araştırmacılar denizanasının yenilenme sürecinde blastemanın rolünü ortaya çıkararak gizemi çözdüler. Detaylara birlikte dalalım.
Deniz yıldızları, semenderler ve hidrozoalar da dahil olmak üzere birçok hayvan, blastema içeren bir onarım süreci yoluyla kayıp vücut parçalarını yenileme yeteneğine sahiptir.
Kök hücrelere benzeyen Blastema, vücut parçalarını yeniden inşa etmek için tekrar tekrar bölünerek çok önemli bir rol oynuyor. Bu süreç diğer canlılarda iyi bir şekilde incelenmiş olsa da denizanasında nasıl gerçekleştiğini anlamak zor olmuştur.
PLOS Biyoloji’de yayınlanan bir çalışma, denizanası yenilenmesine ilişkin çok önemli bir bulguyu ortaya koyuyor. Blastema’nın tipik olarak yaralı vücut kısmının tabanında oluştuğu diğer hayvanların aksine, denizanası özellikle yaralanma bölgelerinin etrafında blastema oluşturur. Bu keşif, denizanasının kayıp dokunaçlarını nasıl yeniden canlandırabildiğini açıklayan bulmacanın çok önemli bir parçası.
Çalışmadan önemli bilgiler
Araştırmacılar, denizanasının kaybettiği dokunaçlarını 24 saatten daha kısa bir sürede yenileyebildiğini ve patlamanın yaralanma meydana geldikten hemen sonra oluştuğunu gözlemledi.
İlginç bir şekilde, çalışma denizanasındaki yenilenme sürecinin yakın zamanda beslenmeye bağlı olmayabileceğini, bu da onu diğer bazı yenileyici hayvanlardan ayırdığını öne sürüyor.
Cevaplanmamış sorular ve gelecekteki araştırmalar
Çalışma denizanasında blastema oluşumunu aydınlatırken, çoğalan hücrelerin kökeni belirsizliğini koruyor. Bu cevaplanmayan soru, denizanası yenilenmesinin önemli bir yönünü gizemli bırakıyor.
Bilim insanları bu hücrelerin kaynağını ortaya çıkarana kadar denizanasının kaybettiği uzuvları nasıl yenilediği tam olarak anlaşılamayacak ve belki çözüldüğünde insan olarak ölümsüzlüğe kavuşacağız.
Ne düşünüyorsun? Lütfen düşüncelerinizi yorumlarda bizimle paylaşmayı unutmayın.